Denizlerde avlanan hamsinin geleceği kararan bir iklimde giderek belirsizliğe doğru sürükleniyor. Son dönemde özellikle Karadeniz’de balıkçıların karşılaştıkları hamsi avındaki sert düşüş, teknelerin erken paydos etmesine neden oldu. Hamsi, Türk mutfağının vazgeçilmez bir parçası olmasının yanı sıra, dengeyi koruma işleviyle ekosistem için hayati bir öneme sahiptir. Ancak bu sezon denizlerde hamsi bulmak artık neredeyse imkansız bir hale geldi ve bu durum, hem balıkçı hem de tüketici için endişe verici sonuçlar doğurabilir.
Karadeniz’in kuzey kıyılarında hamsi avı için büyük umutlarla denize açılan balıkçılar, aniden karşılaştıkları hamsi azlığı ile şoke oldular. Balıkçılar, özellikle Ekim ayının ortalarında başlamak üzere umutlu bir av sezonu bekliyorlardı. Ancak, tekneler 2023 yılının balık sezonunu neredeyse açmadan kapatmak zorunda kaldı. İlk durumda, hamsinin bol olduğu zamanlar Türkiye’nin ekonomisine önemli katkılar sağlıyor, ancak mevcut koşullar bu durumu tehdit ediyor. Uzmanlar, bu durumu iklim değişikliği, deniz kirliliği ve aşırı avlanma gibi ekonomik ve çevresel faktörler ile ilişkilendiriyor.
Hamsi avındaki azalmanın en büyük etkisini hissedenler kuşkusuz balıkçılar. Tekne sahipleri, geçim kaynaklarının tehlikeye girmesiyle birlikte durumu protesto etmekte hemfikir. Bazı balıkçılar yaptığı açıklamalarda, “Denizlerimize sahip çıkmıyoruz. Hamsi bitecek ve biz ne yapacağız?” ifadelerini kullanıyor. Ekonomik krizin etkisiyle bir araya gelen balıkçılar, yarattıkları sosyal ve ekonomik sıkıntılara dikkat çekmek için yerel yönetimler ve hükümetle işbirliği yapmayı hedefliyor.
Peki, tüketici fiyatlarında artış ve tazminat talepleri gibi boyutlarda hangi meseleler gündeme gelecek? Hamsi üstünden yükselen bu tehlike, hem balıkçıları hem de tüketicileri yeni. Nasıl bir çözüm bulacağını sorgular hale getirdi. Hamsi fiyatlarının yükselmesi, restoranları ve marketleri de etkilerken, hamsinin pişirildiği geleneksel yemeklerin de çeşitliliği azalacak. Günümüz şartlarında balık avının korunmasını hedefleyen etkin tedbirlerin alınması, hem beslenme alışkanlıklarımızı korumak hem de denizlerimizdeki ekosistem dengesini sağlamak açısından kritik öneme sahip.
Bütün bu gelişmeler göz önüne alındığında, deniz kaynaklarının sürdürülebilir şekilde yönetilmesi, gelecekte de hamsi avının yapılabilmesi için kaçınılmaz bir durumdur. Tüketici olarak bizlerin de bu konuda rol sahibi olduğunuzu hatırlatmalıyız. Elde bulunan hamsi, yerel balıkçılardan alınarak taze olarak tüketilmeli, aşırı avlanmanın önüne geçilmelidir. Bu bağlamda, deniz ekosisteminin koruma çalışmalarını desteklemek ve konuya duyarlılık göstermek, hamsinin gelecek nesiller için yok olmaması adına büyük önem taşımaktadır. Balıkçıların sorunlarının çözülmesi, sadece hamsi avını değil, genel deniz ürünleri pazarını da olumlu etkileyecektir.
Sonuç olarak, denizlerde yaşanan bu durum dikkat çekici ve üzücü olmakla birlikte, çözüm yolları da mevcuttur. Hem yerel hem de ulusal düzeyde sürdürülebilir balıkçılık politikaları geliştirilerek, hamsi gibi gelirin bel kemiğini oluşturan deniz ürünlerinin korunmasına yönelik adımlar atılmalıdır. Denizlerimizdeki hamsi azlığı, sadece balıkçılar için değil, aynı zamanda ekonomimiz ve kültürel mirasımız için de bir tehdit oluşturuyor. Hepimizin bu duruma kayıtsız kalmadan üzerimize düşen sorumluluğu alması gerekiyor.